Benim Dünyam...

Merhaba, Günlük tutanlar vardır hani, yıllar sonra okur anılara dalar, bazen sevinir bazen üzülürler. Ben bunu hiç yapmadım. Ama düşündüm de neden olmasın.... Benim de okuduğumda derinlere dalacağım anılarım olsa fena mı olur? hele insan otuzuna gelince daha bir geçmişi özlüyor.

Fotoğrafım
Ad:
Konum: İstanbul, Türkiye

Kimim ben ? Bilmem ki. adım Ülkem. Hayatı yaşadıkça öğrenen, her gün bir yaşa daha basan biriyim işte. Hayat süprizlerle doluymuş yaşadıkça gördüm. Hayatın herkese sadece hoş suprizler sunmasını diliyorum.

05 Ocak 2006

yeni bir yıl, yeni bir yaşam....

Merhabalar...
2006 nın ilk günleri geçiveriyor alabildiğince hızlı bir şekilde. bu yıl bambaşka geçecek benim için. niye mi: :)) Çünkü yeniliklerle, ilklerle dolu başladım yeni yıla... yahu bu kaçkarlar insanın hayatında ne denli bağımlılık yaratıyormuş inanılır gibi değil. Kaçkar ekibinin bir çok üyesi, hayatında önemli değişiklikler yaptı kimi iş değiştirdi kimi işi de aşarak ülke değiştirdi, kimi ise bizim gibi ev değiştirmekle kaldı :))
Anlayacağınız, herkes yılbaşında makul kutlamalar yapma hazırlığında geçirirken günlerini, biz kaçkarlarda içimize işleyen trans gerçekleştirme isteğini aşamadık ve yılbaşında kıtalar arası göç gerçekleştirmeye karar verdik. 1 Ocak 2006 sabahı yeni evimizde yeni yaşamımıza merhaba dedik. 2006 yılı bana ve aileme olduğu kadar tüm insanlığa mutluluk, sağlık ve huzur getirir inşallah.
31 Aralık 2005 günü (yılbaşını kutlayacak kadar makul bir zaman ayırdık tabii ki) bütün gün eşya topladık. ve sadece 8 ay önce taşındığımız Anadolu yakasından, Türkiye'nin kendi için çizdiği rotayı takip ederek batıya, Avrupa'ya doğru göç hazırlığına girştik. Merak etmeyin henüz ülke sınırını geçmedik, şimdilik Beylükdüzü mevkiinde duraklıyoruz.
Tabi 5 yılda 4. kez taşınırsan uzmanlaşıyorsun bir nebze. Merak edenlere bu işin ince noktalarını aşağıda açıklıyorum :). Aşağıdakileri malı kıymetli olanlar ve evden eve nakliyeciler ile eşyasını taşımak istemeyenler okusun lütfen :
Yılbaşından 2 gün önce başladık. Bu iş için 2 akşam ve bir tam gün fazlası ile yeter. 2 akşam sistemli bir şekilde mutfak başta olmak üzere tüm kırılacak eşyaları sararak kutulara yerleştiriyorsunuz. önceden ısıtılmış fırını 80 dereceye getiriyorsunuz pardonnnn. kutuların üzerine mutlaka ve mutlaka içinde ne olduğunu ve hangi odaya ait olduğunu not edin. sonradan çok işinize yarayacak. bir yandan da dolapların içinde örtü vs.leriniz var ise onları ve kirli sepetindeki kirlileri makinanızda yıkıyorsunuz ve toplanan eşyaların tozlarından etkilenmeyecek bir odada kurutuyorsunuz.
Yapı malzemeleri satan bir mağazadan şrink ambalaj alıyorsunuz 3-4 top fazlası ile yeter. Sonra, sökülebilen mobilyaları itina ile eşinize söktürüyorsunuz. mobilya parçalarını eşiniz söktüğü için yine yeni evinizde ona monte ettiriyorsunuz. ( demonte eden monte de edebilir kuralından hareketle) sökülen parçaları şrinki gerdirerek iyice sarıyorsunuz bunu eşinizle işbirliği içinde yapmanız şart. (paylaşmak ne güzel bir duygu )
son gün buzdolabını boşaltıp (silip temizleyin de mutlaka) ve diğer beyaz siyah eşyaları şrinkliyorsunuz ( bu arada şrink çok keyifli bir şey ben süpper eğleniyorum şrinklerken :) )
ha bu arada yeni eve birini bulup son gün evi temizletmeyi unutmayın.
Ve büyük gün...
yatağınızı bugün söküp şrinkleyin malum son gece yatmak için ona ihtiyacınız vardı.
sabah nakliyecileri beklerken bir yandan da o yıkayıp da kuruttuğunuz örtüleri vs leri paketliyorsunuz. Eşyalar taşınırken eşiniz nakliyecilerin tepesinde, onca korunaklı paketlenmiş olmalarına rağmen eşyaları çizmemeleri için adamları sürekli uyarıyor ve sinir ediyor :))
siz de evde odalar boşaldıkça, önceden hazırladığınız bir kaç temizlik malzemesi ile şööle bir toz toprakları alıveriyorsunuz ( malum ne demişler aslan yattığı yerden belli olur.)
Eşyalar toplantı. Şimdi son kez boş eve bakıp tatlı acı anılara veda zamanı...
Yeni bir başlangıç...
Yeni evinize hoş geldiniz. bir kaç saat önce kutuladığınız ve şrinklediğiniz eşyalar teker teker gelmeye başladı. gelen her kutuyu üzerindeki etiketi sayesinde ilgili odaya yönlendiriyorsunuz.
tüm eşyalar odalarına sağ salim ulaştıktan sonra asıl keyifli bölüm başlıyor. çünkü yeni ev demek yeni bir düzen demektir. burada yaratıcılığınızı göstermenin zamanı geldi. yormadan sıkılmadan eğlenerek yerleştirin eşyaları. çünkü bir sonraki taşınmaya kadarki yaşamınızı bu yeni düzenle geçireceksiniz. kendinizi yorar ve sıkarsanız o eşyaları her gördüğünüzde mutsuzluk hissedersiniz. Relax, no panic. don't worry be happy....

Herkese mutlu yıllar, iyi bayramlar, taşınmayı düşünenlere keyifli taşınmalar diliyorum.
not: bu boya kokusu da çıkmadı gitti evden. Bunun çözümünü bilenlerden yardım istiyorum....

1 Comments:

Blogger rahel said...

kurbişim ne güzel anlatmışsın! :) işte bu yaaa, taşınmak filan sorun değil, olamaz da.. hehe, korksun bizden hain bahtımız! :P

yağlı boya kokusunun "yağlı boya yapılmış odanın ortasına konan 3/4 kova suyun içine dökülen saf amonyak" ile etkisini yitirdiği şekilnde bir şehir efsanesi var. ne kadar doğru bimiyorum artık.

06 Ocak, 2006 15:52  

Yorum Gönder

<< Home

free web tracker